15 Şubat 2011 Salı

Daldan dala...


Bir insanın gelişi topluluk içerisinde ne kadar fark edebilir ki? Hele takım sporlarından biri hakkında konuşuyorsak.

Tamika öyle etkiledi takımımızı.

Lider eksiğimizi giderdi.

Takıma yeni bir ruh geldi.

Ne yaptığımızı bilerek oynadık ilk defa.

Herkes oynadığı oyundan zevk aldı. Galibiyet kaçınılmazdı, hak ettik, kazandık.

Bir parantez de Işıl'ımıza...

Onu böyle oynarken görmeyi özlemişim. Her yerde olmaya çalıştı.

Müthiş bir ribaunt katkısı verdi. Yeterince şut kullandı, sorumluluk almaktan kaçınmadı.

Eski günlerden güzel bir tat bıraktı damaklarda.

Özlemişiz.



Gelelim erkek takımına.

Direniyor. Bırakmıyor. İnatlaşıyor.

Şimdi söyleyin, bu takım ayakta alkışlanmaz mı?

Bu takıma sonuna kadar destek verilmez mi?

Bugün Euro Cup'ta durumu 2-2'ye getirdik. Yarın eleneceğimizin ya da tur atlayacağımızın bir garantisi yok ama bu takımın gösterdiği dirence ne demeli?

Ben ayağa kalkıp alkışlıyorum.

Sadece hücumda katkı verilmeyeceğini gösteren Shipp'i alkışlıyorum.

Maestromuz Tutku'yu alkışlıyorum.

Hırsına hayran olduğum Ermal'i alkışlıyorum.

Oynasa da oynamasa da takıma büyük katkı veren kaptanımız Haluk'u alkışlıyorum.

Son iki maçta skora müthiş katkı veren Luksa'yı alkışlıyorum.

Bu takımın oynadığı oyundan zevk alıyorum. Başarının temellerinin atıldığını ve bu sefer sağlam adımlar attığımızı hissediyorum.

Keyfini çıkartalım.



Engelsiz Aslanlar'ımız bildiğimiz gibi.

Beşiktaş'ı deplasmanda da yenerek rakipsiz olduğumuzu gösterdik.

Sıra Avrupa'ya geldi! Şampiyonlar Ligi'ne...

Seyran aramıza dönmüş. Ne güzel olmuş!

Hepsiyle ayrı ayrı gurur duyuyorum.

Galatasaray'ın gerçek ruhu!



Son olarak bir hatırlatma. Yenilmez armada t-shirtleri çıkmış. Basketbol şubesine destek vermek için mutlaka almak lazım.

Kullanışlı ve güzel olması da cabası. Atlamayınız.

Not: Fotoğraflar resmi sitemizden alınmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder